Biten ayın ardından
Bir Ulusu Giydirmek sergisinde Kardelen Aysel'in bir çizimi Koca bir ayı, acısıyla tatlısıyla geride bırakıyoruz işte. Yeni yıla umutla, heyecanla girdik ama bu ayın payına düşen bolca hüzün oldu. Hayatıma giren, sevdiğim, değer verdiğim insanlardan sonsuzluğa gidenler, yüreğimin bir köşesinde derin bir boşluk yarattılar. İnsan bu eksiklerin açtığı o çukuru dolduramaz hale gelene kadar, dayanıyor herhalde tüm bu acılara... Gidenlerin yeri dolmuyor ama, her eksilenle anılar denizinde kaybolmalar devam ediyor biraz biraz... Ne mutlu ki, geçmişe dair anımsananlar daha çok güzel anılar oluyor. İnsan doğası sanırım, acıyı olmasa da kötü anıları çabuk siliyor zihinden. Belki de o yüzden hep geçmişi "güzel günlerdi" diye anmalarımız. Her şey geçmiş olduğunda, dünde kaldığında daha güzel görünüyor gözümüze... Bugünlerin kıymetini de zaman düne döndüğünde anlayacağız elbette. 'Yarın' her ne kadar umut demek olsa da, bilinmezliklerle dolu. Bugünü yaşamak ise an...