Şubat ayı, yazı ayı olabilecek mi?
Çocukluğumdan beri sözcüklerin büyülü dünyasında dolaşmak mutlu etti beni. Okuyarak başladığım bu yolculuk, bir süre sonra içimde birikenleri kendim için yazarak saklamaya evrildi. Okuduğum zamanlarda gittiğim o uzak diyarların bende yarattığı etkileri, yaşadığım gerçeklerle harmanlayıp kendi sözlerimi kayıt altına almaya başladım... Yazmak, yaşarken bir yerlerde korumaya aldığım gerçek beni de gösterdi bana. Kırılgan ama gerektiğinde bir o kadar da cesur, meraklı ama kişisel sınır güvenliğine önem veren, suskun ama sevdiği konularda yorulmayan bir geveze... Yaşadığım iyi-kötü, güzel-çirkin ne varsa her birinin beni götürdüğü duygu dünyasıyla, yazarken yüzleştim. Nasıl kızdığımı, nasıl üzüldüğümü, en çok nasıl sevindiğimi, ne kadar sevebildiğimi, ne kadar öfkelenebildiğimi, neleri merak ettiğimi, nelerden vazgeçmem gerektiğini, neleri unutabildiğimi ya da nelerin unutulmaz izler bıraktığını yazdıklarım öğretti bana. Yakın bir zamanda okuduğum bir köşe yazısında, okuduklarımız